Sıradışı Tarih - 17 Nisan 2018

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı Tarih programında bu bölüm Prof. Dr. Mehmet Çelik ile birlikte Muhtarların Endülüs ziyareti, Orta çağ Avrupası’ndaki kilise, Batı’nın cehalet dönemi, Endülüs ve Batı’da ilim konuları masaya yatırıldı.

Turgay Güler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Muhtarları Endülüs’e gönderdiğini, bu mesele üzerine Yılmaz Özdil’in son yazısında Atatürk ile Erdoğan’ı kıyasladığını belirtti.

Prof. Dr. Mehmet Çelik, Endülüs’te kültür ve medeniyetin çok açık bir şekilde görüldüğünü, Batı’nın vahşetinin orada görüldüğünü, Orta çağ İslam kültürünün Batı’ya etki ettiği en büyük kapının Endülüs olduğunu söyledi. Çelik, Fatih Sultan Mehmet için İstanbul’u fethetti, bilim adamlarını kaçırdı, onlar da İtalya’ya gittiler gibi söylentilerin bizim ders kitaplarımızda da yazdığını, bunu Avrupalıların bizimkilerin kafasına yerleştirdiğini belirtti. Bunun üzerine Çelik, “Bana Bizans’tan İtalya’ya giden bir tane bilim adamının adını söylesinler, ben profesörlük unvanımdan vazgeçeceğim” açıklamasında bulundu.

Mehmet Çelik, Orta çağın İslam dünyasının aydınlık, Avrupa’nın ise karanlık dönemi olduğunu aktardı. Çelik, Roma ordularının en büyük başarısının lojistiğinden kaynaklı olduğunu ve bunu kilisenin yok ettiğini söyledi.

Ayrıca Çelik, ilk tıp fakültesini Endülüs’te Müslümanların kurduğunu, modern tıp okutulduğunu, Avrupa’nın bütün krallarından ve ailelerinden biri hastalandığında oraya gizli geldiklerini söyleyerek izleyiciyi bilgilendirdi.

YORUMLAR İlk Yorum Yapan Sen Ol
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Sıradışı Tarih - 5 Mayıs 2020

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı Tarih programında bu bölüm Prof. Dr. Mehmet Çelik, Takvim Gazetesi Yazarı Ekrem Kızıltaş, Güvenlik Uzmanı Yusuf Alabarda ve Takvim Gazetesi Ankara Temsilcisi Zafer Şahin ile birlikte Koronavirüs salgını, Koronavirüs ile mücadele ve Türkiye’nin sağlık sistemindeki büyük başarısı masaya yatırıldı.

Zafer Şahin, Türkiye’nin Koronavirüs ile mücadelesiyle ilgili olarak “Bu salgın bize gösterdi ki bu şehir hastaneleri bir zorunluluk. Türk milleti otel konforunda sağlık hizmeti alıyor. Bizim milletimizin her bir ferdi değerli. Bu ülkenin hiçbir insanı Koronavirüs ile kaderine terk edilmedi. Dünyanın hiçbir yerinde böylesine bir sosyal devlet anlayışı söz konusu değil. Artık bütün ülkeler sağlıkta Türkiye modelini incelemek için sıraya girmiş durumdalar” sözlerini dile getirdi.

Ekrem Kızıltaş ise “Amerika Birleşik Devletleri, vatandaşlarına bin, iki bin dolar verdi ama sadece bir test yapmak için hastaneye gidenden de otuz beş bin dolar aldı. Dolayısıyla biz bu salgının başından beri hep şunu duyduk. Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere bütün batı ülkelerinde sağlık hizmeti paralı olduğu için, Koronavirüs kaptıklarından şüphelenen insanlar bile paraları olmadığı için test yaptırmaya gitmeye cesaret edemediler. Türkiye Cumhuriyeti Devleti dünyanın her tarafındaki vatandaşlarını özel uçaklar gönderip buraya toplarken, onlar dışarıdan ülkeye getirecekleri insanlardan önce ipotek makbuzu imzalatarak o insanları oraya çağırdılar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sağlık hizmetleri parasız. Özellikle Koronavirüs ile alakalı kimseden tek kuruş alınmıyor. Şu anda dünyada mevcut yüz doksan küsür ülke arasında Türkiye Cumhuriyeti Devleti hakikaten Koronavirüs ile mücadele konusunda dünya çapında ilk sıralarda olan ülke” şeklinde konuştu.

Sıradışı Tarih - 5 Mayıs 2020
'de daha fazlasını keşfet
Fragmanlar Gezi Yaşam Eğlence Sohbet