Sıradışı - 19 Aralık 2018

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı programında bu bölüm Fizik Yüksek Mühendisi - Atmosfer ve Uzay Fiziği Uzmanı Taşkın Tuna ile birlikte evrenin başlangıcı, evrenin geometrik yapısı, evrende zaman ve hız algısı konuları masaya yatırıldı.

Taşkın Tuna, evrenin genişlemesiyle ilgili olarak “Evren tıpkı bir balon gibi genişliyor. Bütün sistem bu balonun içerisinde. Evrenin en önemli özelliklerinden biri evrenin genişlemesidir. Bu 1930’lu yıllardan beri hala konuşuluyor. Her bir milyon ışık yılı uzaklığı için genişleme hızı saniyede yirmi iki kilometredir. Bu genişleme o kadar enteresan ki bu genişlemenin merkezi yok” açıklamasında bulundu.

Tuna, Big Bang sürecinde elementlerin mevcut olduğunu, bunlardan ilkinin hidrojen, diğerlerinin ise helyum ve lityum olduğunu söyledi. Tuna, bunların birleştiğinde sürecin tamamlandığını ve müthiş bir senaryonun ortaya çıktığını aktardı. Yıldızların hidrojenin helyuma dönüşmesi neticesinde ışık ve ısı yaydığını söyleyen Tuna, hidrojen olmasaydı yıldızların olmayacağını açıkladı. Tuna, hidrojenin de belli bir ömrü olduğunu, hidrojen yakıt olarak tüketilirse o zaman yıldızların patlayacağını, bu patlamaya ise bilim adamlarının süper nova patlamaları adını verdiklerini belirtti.

Programda ayrıca Tuna, dünyanın asırlar boyunca ortalama sıcaklığının on beş dereceyi gördüğünü, şimdi ise on beş dereceden fazla olduğunu, bu ısınma neticesinde buzulların erimeye başladığını ve dengenin yavaş yavaş insanlık aleyhine dönmeye başladığını aktardı. 

YORUMLAR İlk Yorum Yapan Sen Ol
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Sıradışı - 15 Mayıs 2019

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı programında bu bölüm Güvenlik ve Terör Uzmanı Coşkun Başbuğ, Ankara’dan bağlanan Güvenlik ve Terör Uzmanı Abdullah Ağar, Ankara’dan bağlanan Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı ile birlikte ABD’nin Ortadoğu planı, ABD’nin Türkiye kaygısı ve algı operasyonları masaya yatırıldı.

Coşkun Başbuğ, ABD ile İran meselesine değinerek “Dünya geneline baktığınız zaman Amerika’nın bugün saldırmadığı coğrafya yok. Ben Amerika’nın İran’ı gerçekten vuracağına ihtimal vermiyorum. İran bir Irak’a bir Suriye’ye benzemez. Gerek Rusya, gerek Avrupa’daki devletler İran ile çok ciddi ticari ilişkileri olan ve böyle bir operasyona müsaade etmeyecek ülkeler. Dolayısıyla Amerika, gerek Doğu Akdeniz gerek İran konusunda varlık gösterme çabasında ama nereye kadar gider belli değil” ifadelerini kullandı.

Emin Pazarcı, Türkiye’ye yapılan algı operasyonlarıyla ilgili olarak “Türkiye’de birtakım operasyonlar düzenleniyor. 17 - 25 Aralık, Gezi olayları, 15 Temmuz gibi birtakım olaylarla karşı karşıya kaldık. Türkiye’de de birtakım algı operasyonlarıyla hem içeride bazı şeyler organize edilmeye ve dizayn edilmeye çalışılıyor hem de dışarıdan birtakım baskılarla, tehditlerle Türkiye sindirilmeye ve içeriye mesajlar verilmeye çalışılıyor” açıklamasında bulundu.

Abdullah Ağar, birlik ve beraberliğin önemine değinerek “Türkiye gibi bir ülke eğer milli birlik ve beraberliğini muhafaza etmeyi başarabilirse buradan büyük bir kazanımla çıkmasına dair çok ciddi fırsatlar söz konusu. Eğer milli birlik ve beraberliğimizi başaramazsak aynı Irak, Suriye, Yemen’de olduğu gibi çok zorlu ve birtakım denklemlerle karşı karşıya kalabiliriz” sözlerini dile getirirken Emin Pazarcı ise “Bana göre kendimizde de birtakım suçları aramamız lazım. Kararlı davranmıyoruz, sözlerimizin arkasında durmuyoruz. Zaman zaman geri adım atıyoruz. Kararlı davranmak lazım çünkü Türkiye şu anda çok ciddi bir mücadelenin içerisinde. Türkiye’ye, Türk milletine diz çöktürmek istiyorlar” açıklamasında bulundu.

 

Sıradışı - 15 Mayıs 2019
Sıradışı - 24 Nisan 2019

Turgay Güler'in hazırlayıp sunduğu Sıradışı programında bu bölüm Yönetmen – Oyuncu Ahmet Yenilmez ve Ankara’dan bağlanan Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı ile birlikte Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırı ve sosyal medyadaki algılar masaya yatırıldı.

Emin Pazarcı, Kemal Kılıçdaroğlu’na şehit cenazesinde yapılan saldırıya değinerek “Çubuğu biliyoruz. O bölge en çok şehit veren bölgelerimizden birisi. Herhalde sayın Kılıçdaroğlu’nu uyardılar, orada ciddi sıkıntılar çıkacağını bile bile gitti. Yani bir gerilimin üzerine üzerine gitti. Sayın Kılıçdaroğlu, sürekli şehit cenazelerine giden, oralarda boy gösteren bir figür olsa, buraya da gitti diyeceğiz ama gitmiyor. Rahat yerlere gitmedi, en sıkıntılı yere gitti. İstanbul’da İmamoğlu’nun miting yaptığı bir günde gitti. Normal olan, İstanbul’da böyle bir mitingde olması gerekirdi. Ama özellikle pek de alışık olmadığımız şekilde oradaki şehit cenazesine gitti. Kılıçdaroğlu’nun bizden daha ferasetli olması lazım, ülkeyi yönetme iddiası içinde olan bir isim, koskoca bir siyasi partinin genel başkanı ve kendisine de birtakım bilgiler ulaştı, buna rağmen gitti. Köyün girişinde oradaki sıkıntıyı gördü, buna rağmen direndi, buna rağmen cenaze merasimine katıldı, tepkilere rağmen orada yürümeye başladı. Adeta gelin bana saldırın diye bir davetiye çıkardı. Ben kesinlikle bu olayı tasvip etmiyorum. Protesto edebilirsiniz ama yumruk hoş olmadı. Ayrıca zaten o atılan yumruk burada provokasyon yapanların, bu olayı provoke edenlerin de ekmeğine yağ sürdü” açıklamasında bulundu.

Ayrıca Pazarcı, Türkiye’nin artık Batı’lı devletlere karşı sessiz kalmamasıyla ilgili olarak “Türkiye, ne zaman batılı emperyalist güçlere karşı sesini yükseltmedi, ne zaman ki onlara teslim oldu, Türkiye’den iyisi olmadı. Bugün milli meselelerde milli tavırlar alıyoruz, NATO’dan çıkarılmakla tehdit ediliyoruz” sözlerini dile getirdi.

Sıradışı - 24 Nisan 2019
'de daha fazlasını keşfet
Fragmanlar Gezi Yaşam Eğlence Sohbet